25 Nisan 2017 Salı

Aşık Olduğumuzu Nasıl Anlarız?

Aşık olduğunuzu ilk olarak anlayacağınız yer tabi ki vücudunuzdur. Bunu kendinize bakarak anlayabilirsiniz. Her organınınız birbirinden bağımsız bile hareket edebilir.

Aşıkken vücudunuzda görülen bazı büyüleyici, fantastik, kendinize özgü tepkiler olabilir. Heyecanınız, damarlarınızdaki akan kanın hızı, midenizde uçuşan kelebekler, böcekler, beyninizdeki sinir hücrelerinin horon tepmesi... Kısaca, bu tarz duygu ve heyecanlar hissettiğiniz zaman aşık olduğunuzu anlarsınız.

Şimdi bu duygu ve heyecanlara birlikte bakalım. Vücudumuzun aşık olmaya karşı nasıl tepkiler verdiğini görelim:

1) Kalbiniz çok hızlı ya da çok yavaş çarpar.
Aşık olmak hormon seviyelerini etkileyerek, kan basıncını ya da kalp atım hızını arttırabilir ya da azaltabilir.

2) Uykularınız kaçar.
Aşık olduğunuz zaman geceleri uykularınız kaçabilir. Sebebi ise hormonlarınızın değişmesine bağlı olarak sürekli onu düşünmenizdir.

3) Vücudunuzun direnci artar.
Aşk ilaç gibidir. Sinir hücrelerinizi etkiler. Beyindeki sinir reseptörlerini harekete geçirir. Hatta bazen ağrı kesici ilaç görevi bile görebilir.

4) Daha dalgın ve unutkan olursunuz.
Birisine aşık olduğunuz zaman oksitosin hormonu salgılarız. Oksitosin hormonu ne diye soracak olursanız, "aşk hormonu" ya da "üreme hormonu" diyebiliriz. Bu oksitosin hormonu da hafıza kaybına neden olabilir. Bu kadar dalgın veya unutkan olmanız bu hormon yüzündendir.

5) Kıskançlık artar.
Aşk kıskançlığı arttırır. Aşık olduğunuz kişiyi korumacı bir yapı ile sahiplendiğiniz için karşı cins ile yaptığı her şeyi kıskanabilirsiniz.

6) Yediğiniz her şey size daha tatlı gelebilir.
Yapılan bir araştırmaya göre, aşık olan kişilere çeşitli tatlı ve tuzlu yiyecekler ve içecekler verilmiş ve tatları sorulmuş. Ne yerlerse yesinler tatlı olduklarını söylemişler.
Ben araştırmanın yalancısıyım :)

7) Konsantre bozukluğu ve dikkat dağınıklığınız artar.
Sürekli aşkınızı düşündüğünüz için yaptığınız işlere konsantre olamazsınız. Dikkatiniz dağılır ve sakarlığa başlayabilirsiniz.

8) Ses tonajınız artar.
Kadınlar üzerinde yapılan bir araştırmaya göre, kadınlar aşık oldukları erkeklerin yanında ya da çekici buldukları erkeklerin yanında konuşurlarken seslerinin tonları daha yüksek çıkmaktadır.





21 Nisan 2017 Cuma

Ön Yargılı Olmayın ve Bilmiş Bilmiş Konuşmayın

Aslında sürekli yaptığımız bir yanlış var. Ve bunu sürekli yapıyoruz. Her an her koşulda. Özellikle saygıdeğer erkekler. Çok önyargılısınız. Ön yargılıyız. Bazen yanlış anlamadan bazen bilerek yapıyoruz bunu. Çünkü o kadar çok yalan ve yanlış şeyler yaşıyoruz ki. Neyin doğru neyin yanlış olduğunu ayırt edemez hale geldik.

Bazen de söylemek istediğimiz şeyleri söyleyemiyoruz ya da anlatamıyoruz diyebilirim. Şöyle örnekleyecek olursam:

1) "Oku, baban gibi eşek olma"
2) "Oku baban gibi, eşek olma"

Bu iki şey de bize bir şeyler anlatıyor. Baban gibi eşek mi olacaksın? ya da baban gibi okuyup eşek olmayacak mısın? İşte derdimizi anlatamıyoruz.

Bunların hepsi kulaktan dolma şeylere o kadar çok itibar ettiğimiz için oluyor. Doğruyu bilemiyoruz ve duyduklarımızla hareket ediyoruz. Bu yüzden de önyargılı oluyoruz

Yukarıda da belirttiğim gibi bunu genellikle yapan erkekler. Mesela eşiniz ya da sevgiliniz bir şey söylüyor. Hayata dair, gündeme dair ya da kendileri hakkında bir konuda konuşmak istiyorlar. Konuşmaya başlıyorlar ve konu belirli bir yere gelinceye kadar her şey güzel. Sonra o konuyu oradan alıyorsunuz ve başlıyorsunuz önyargılı konuşmalarınıza. Yok o öyle değil böyle, yok şöyle. Çok fazla bilmişlik taslamayın ve önyargılı olmayın. Dışarda her şey güzel. Sizin zannettiğiniz gibi değil.

Belki bu düşünce ata erkil bir toplum olmamızdan kaynaklanıyordur. Tam olarak bilemiyorum. Yani kadınlar her şeyi bilmezler, bilmesinler gibi bir düşünce olabilir. Ama emin olun kadınlar tam olarak öğrenmediği şeyleri söylemezler. Erkekler ise kulaktan dolma duydukları şeyi sanki öğrenmiş gibi satarlar.

Fark ortada sanki. Siz siz olun ön yargılı olmaktan kaçının.

20 Nisan 2017 Perşembe

Birbirinize Her Zaman Güvenin

Bir ilişkinin belki de en büyük problemlerinden birisi güvendir. Artık o kadar çok yalan söylüyoruz ki güven adına hiçbir şey kalmıyor. Ama bir ilişkinin temelini dürüstlük ve güven üzerine kurmak gerekiyor. Güven karşılıklı olduğu zaman sorun olmayacaktır.

Eğer bir ilişkide güven yoksa baştan kaybetmişsinizdir. Güven olmayınca hangi söz doğruluğunu kabul ettirebilir ki? Aşkla, sevgiyle başlayan ilişkiler çoğu zaman güven problemleri nedeniyle sonlanıyor. İlişkinin cicim aylarında bu aslında o kadar önemsenmiyor. Tatlı geliyor insana. Ama damardan akan o kıskançlık insanı yiyip bitiriyor. Kıskanmanın da ötesine geçerek güven kaybına neden oluyor.

Bir de şu gerçeği paylaşmak istiyorum. Aslında güven problemi olan insanların kendine duyduğu güvenin yani özgüveninin eksik olduğunu veya yetersiz olduğunu düşünüyorum. Kendisinde oluşan bu duygu durumu güven eksikliğini karşıya yansıtıyor. Bu da ilişkileri içinden çıkılmaz bir hale sokuyor.

Yani eğer bir kişi duygu anlamında kendini yetersiz hissediyorsa, beraber olduğu insanın bu duygudan mahrum olduğunu düşünüyor. Bu duygu eksikliğini de dışarıda tamamlamak isteyebileceği düşüncesi de güvensizliği getiriyor.

Tabi ki şöyle durumlar da ortaya çıkıyor. İnsan bir kere güven kaybı yaşadığı zaman, güveni tekrar kazanmak sanıldığından zor oluyor. Her ne yapıldıysa, tekrarının olmayacağını söyleyin ve bu olayı tekrarlamayın. Tekrarlamamak için de elinizden gelenin fazlasını yapın. İnandırın. İnanması için çaba sarf edin. Emin olun anlayacaktır.

Güven bir ilişkinin baş tacıdır. Birbirinize her zaman güvenin....

19 Nisan 2017 Çarşamba

Yalnız Kalmayın, Yeni İnsanlarla Tanışın

Toplum olarak aslında bir çoğumuz çekingeniz, utangacız. Bu durum bize geçmişten miras kalan özellikler. Kültür bakımından kadın ve erkekler birbirlerine eskiden oldukça uzak dururlarmış. Uzak durma bize şu anda oldukça yansımış durumda. Konuşmak isteriz ama konuşmaya cesaret edemeyiz. Hep reddedilme duygusu var ya içimizde o bitiriyor bizi. Bir de damdan düşer gibi konuya giriyoruz. Bu da başka bir yanlışımız.

Şunu unutmamak gerekiyor. Karşı cins olmasının yanında konuşacağınız kişi bir insan. Derdinizi güzel bir şekilde anlatırsanız anlayacaktır. Klişe cümleler işinize yarayabilir. Ama çekinmeyin, utanmayın, cesur olun. Konuşmaya açık olun.

Karşı cinse olan ilginizi hemen dile getirmeyin. Konuşulacak o kadar çok şey var ki. Havadan, sudan konuşun, işinizden gücünüzden bahsedin. Günlük rutin şeylerden konuşabilirsiniz. Konuşmalar biraz ilerleyince hobilerinizi, yapmaktan hoşlandığınız şeylerden de bahsetmeyi ihmal etmeyin. Göreceksiniz siz de rahatlamış olacaksınız.

Eğer hala çekiniyorsanız sosyal medya ne güne duruyor. Stalk yapın. Araştırın. Bulun. Yazmak, konuşmaktan daha kolaydır. Elinizi kolunuzu rahat hareket ettirebilirsiniz. Daha detaylı düşünüp yazabilirsiniz. En güzeli de karşınızdaki insanın gözlerine bakmak zorunda değilsiniz. Rahatsınız yani.

Korkulacak bir şey yok. Konuşun, hatta boş konuşun ama yine konuşun. Konuşmaktan zarar gelmez. Konuştukça açılırsınız zaten. Bir konu kapanırsa başka bir tane açın. Bu yüzden genel kültürünüzün biraz iyi olması gerekiyor. Gündemi de takip ederseniz işiniz kolaylaşacaktır.

Yeniliklere açık olun. Tanışın. Görüşün. Konuşun...

18 Nisan 2017 Salı

Hoşlanmak ile Aşık Olmak Arasındaki Farklar

Onedio bildiğiniz gibi epeydir yükselen bir trendde güzel bir sosyal paylaşım sitesi. Okuduğum bir şeyi sizinle de paylaşmak istedim.

İkili ilişkileri ya da kadın-erkek ilişkilerini belki de en çok zorlandığımız ilişkiler kategorisine koyabiliriz. Bu durumda bazı duygularımızı da ayırt etmemiz zor oluyor. Bazen bazı duygular bize normal gelirken bazen çok ters gelebiliyor. Fakat karşı cinsten hissettiğimiz duyguları tam olarak tanımlarsak hayat sanki daha güzel olacakmış gibi geliyor.

Bunun için hoşlanmak ve aşık olmak arasındaki temel farkları kısaca yazmak istiyorum.

1) Hoşlanmak bir anda gerçekleşir. Saniyelik olarak karşınızdakinin elini, yüzünü, vücudunu beğenip hoşlanırsınız.
Ama aşık olmak biraz zaman ister. Karşıdaki insanı biraz tanımanız gerekir.

2) Hoşlanmak genelde görüntüye dayalıdır. Gözünüzün beğendiğinden hoşlanırsınız.
Ama aşık olmak genelde ruhani bir olaydır. Duygular daha derindir. Bütün duyularınıza hitap eder.

3) Hoşlanmak kısa sürer. Gelip geçicidir. Zamanla farklılık gösterebilir.
Ama aşık olmak daha uzun sürer. Ayrıca daha tatmin edicidir.

4) Hoşlanmak daha çok zevkanidir. Kendi arzularınıza göre hareket edersiniz.
Ama aşık olmak kendinizden ziyade karşınızdakinin duygularına göre hareket edersiniz.

5) Hoşlanmak da daha çok bencilsinizdir.
Ama aşık olmak paylaşıma açık hale gelmek demektir.

6) Hoşlanmak biriyle birlikte olma düşüncesinin çok güzel olmasıdır. Hayalidir.
Ama aşık olmak biriyle birlikte olmadır. Gerçekçidir.

7) Hoşlanmak basit bir duygudur.
Ama aşık olmak daha karışıktır.

8) Hoşlanmakta sınır yoktur. Birçok kişiden aynı anda hoşlanabilirsiniz.
Ama aşık olmakta sınır vardır. Tek kişiliktir.

9) Hoşlanmak daha çok mantıklı bir iştir.
Ama aşık olmak daha çok kalbidir. Tanımsız ve tarifsiz bir olaydır.


Kaynak: https://onedio.com/haber/bunlari-bir-ayiralim-once-20-maddeyle-hoslanmak-ile-asik-olmak-arasindaki-farklar-681457

15 Nisan 2017 Cumartesi

Fırsat Buldukça Kitap Okuyun

Toplum olarak genellikle okumayan bir milletiz. Genelleme yapıyorum çünkü gerçekten çok tembeliz ve neredeyse hiç okumuyoruz. Tabi ki bunun yanında her konuda da bir fikir sahibiyiz. Çok bilmişlik tam bize göre bir iş.

Kim istemez ki her konuda bir bilgi sahibi olup kültürünün artmasını? Eminim herkes istiyordur. En azından belli başlı bazı alanlarda uzman olup o alanda bilgimizi paylaşsak o bile yeterli ama yetmiyor işte. Bunun sebebi belki de o ortamdan dışlanmak istemeyişimiz. Bu yüzden de her konuda muhakkak bir şeyler konuşmak istiyoruz.

Mümkün mertebe bilmediğiniz konularda bilmiyorum, hiç duymadım, okuyup araştırmak gerek gibi cümleler kurmaktan çekinmeyin. İlla ki o konular üzerine konuşmak istiyorsanız yapmanız gereken tek şey var. OKUMAK!

Fırsat buldukça okuyun derim. Her açıdan kendinizi iyi hissedeceğinizi düşünüyorum. Kendinizi belirli bir alana şartlamayın. Ya da okumak istemediğiniz kitabı okumayın. Sarmadıysa bırakın. Bunun için kendinizi keşfedin. Hangi tür yazılardan hoşlanıyorsunuz? Bunu teyit edin. Çeşit çeşit kitap, dergi, gazete okuyun. Tarzınızı belirleyin. Daha sonra da bu tarz üzerine yoğunlaşın. Zaten belirli bir zaman geçince o alanda uzmanlaşacaksınız ve o alanda birçok şey paylaşabileceksiniz. Örneğin karikatür seviyorsanız karikatür dergilerinden başlayın. Edebiyat seviyorsanız edebiyat kitaplarını okuyun. Fantastik, bilim kurgu seviyorsanız bu alanda kitaplar okuyun.

Ne olursa olsun, nasıl olursa olsun muhakkak ama muhakkak okuyun derim. Okursanız varsınız, okumazsanız yoksunuz...

13 Nisan 2017 Perşembe

Kadınların Erkeklerde Beğendiği Özellikler

Beğenilmek her insanın istediği arzu ettiği şeydir. Herkes beğenilmek ister. Beğeni ilk olarak gözlerde başlar. Yani insanların direkt gözüne hitap etmek gerekiyor. Bu yüzden beğeni dış görünüş ile başlar. Kılık kıyafet, saç sakal gibi faktörler günlük hayatta beğeni için oldukça önemli bir yere sahiptir. Bunun dışında kadınların erkeklerde beğendiği özellikleri sıralayacak olursak:

1) Cesaret
Beklenmedik bir anda gelen cesaret kadınların gözünde artı + puan almanızı sağlar. Yani cesur olan insanları kadınlar daha çok tercih ediyor. Bunun sebebi bazen korunma ihtiyacı bazen de desteğe ihtiyaç duymalarıdır.

2) Zeka
Tabi ki kadınlar zeki insanları severler. Problemlere sunulan çözümler, kısa sürede sıkıntıların giderilmesini tercih ederler. Bu konuşmalara da direkt yansır.

3) Komik
İyi bir mizah anlayışını sahipseniz kadınlar sizi beğeniyordur. Yüzlerindeki ufak bir tebessüm oluşturmanız bile sizi tercih ettirecektir. Espri anlayışınız iyiyse sorun yok demektir.

4) Kibar
Her ortamda kibar olmanız kadınlar için vazgeçilmezdir. Kadınlar narindir. Bu yüzden nazik ve kibar davranırsanız kadınlar sizi beğenecektir.

5) Özgüven
Kadınlar kendine güvenmeyen insanlardan hiç hoşnut olmazlar. Aslında bu kadınlar için değil diğer insanlar için de geçerli bir durum. Bu yüzden kendinize güvenin. Başaracağınız işleri tercih edin ve arkasında durun.

6) Kültür
Genel kültürü yüksek insanlar genelde sevilir. Her konu hakkında fikir sahibi olan insanlar tercih edilir. Ama günümüzde hiçbir şey bilmeden her şeyi biliyormuşuz gibi davranıyoruz. Bu yanlış davranış sizi kadınlara karşı tercih sebebi yapmaz. Bu yüzden okumalısınız.

7) Doğallık
Mümkün mertebe kendiniz olun. Yalan söylemeyin. Doğallığı hemen hemen herkes sever. Kadınlar için de beğeni sebebidir.

8) İletişim
Konuşmalarınız aslında sizin için en önemli şey. Kendimizi konuşarak ifade ediyoruz. Yanlış anlaşılmalara mahal vermeden güzel şekilde anlatmak istediğimiz şeyi ifade edebilmeliyiz. Bu yüzden de iletişim becerisi kazanmalıyız. Konuşmalarınızda iyi bir ifade takınmanız kadınlara karşı beğenilmenizi arttıracaktır.

Bu özelliklere sahipseniz emin olun iyi bir ilişkiniz olacaktır...

12 Nisan 2017 Çarşamba

Vazgeçilmez Bir Kadın Olmak İçin Neler Yapmak Gerekir?

Bir erkeğin kalbinde, beyninde ve gözünde kendinizi vazgeçilmez yapmak istiyorsanız, yani erkeğin aklını başından almak istiyorsanız bunun için bir şeyler yapmanız gerekiyor. Erkeğin isteklerine uygun bir şekilde karşılık vererek bu isteğinizi yerine getirebilirsiniz. Yapılacak çok fazla şey var bunun için kısa tutmaya çalışacağım.

1) Seksi Olmalısınız (Çekici, Cezbedici)
Hepsini bir sınıfa almak istedim. Erkeklerin büyük çoğunluğu için konuşacak olursak, kesinlikle akılları, fikirleri sekste, cinsellikte. Bunun için cinsel hayatınıza önem vermelisiniz. Bu doğrultuda da seksi olmak için çaba sarf etmelisiniz. Ayrıca erkekler mutfakta bir aşçı, yatak odasında da tabiri caizse orospu  daha kibar olursak dişiliği ön planda bir kadın görmek isterler. Bu yüzden çekici ve cezbedici olmalısınız ki gözlerini sizden alamasın.

2) Az Konuşmalısınız
Erkekler sessizliği severler. Bu yüzden anlatacaklarınızı mümkün mertebe kısa tutarak bu işi başarabilirsiniz. Konuşurken çok fazla detay ve ayrıntıya girmenize gerek yoktur. Kafa şişirmenin anlamı da yok sonuçta.

3) Dürüst Olmalısınız
Aslında hayat felsefeniz dürüstlük üzerine kurulu olsa yeridir. Yalandan ya da bir şeyi gizlemenizden hiç hoşlanmazlar erkekler. Bu yüzden kızılacak bir durum dahi olsa doğruyu söylemeniz gerekiyor.

4) Yemek Yapmalınız
Birçok erkek için mide çok önemlidir. Gerçekten çoğu için erkeğin kalbine giden yol midesinden geçer. Bu yüzden çeşit çeşit yemek yapsanız fena olmaz hani. Bilmiyorsanız sorun değil. Her şey internette var artık. Deneyin. O da sevinecektir kendi için yapılan bir şeyi görünce.

Son olarak da Kendiniz Olun, yapmacık olmamaya çalışın...

11 Nisan 2017 Salı

Kundaktan Çıkan Bebeğin Mutluluğu

Her sabah böyle sevimli bir şey ile uyandığınızı bir düşünsenize. Bir babanın çocuğu ile yaşadığı büyük mutluluk.
Dün bu videoyu görünce çok mutlu oldum. Sanki beni serbest bırakıyorlarmış gibi hissettim. Sanıyorum her akşam kundağa sarıp her sabah kundaktan çıkarıyorlar. Kundaktan çıkarılış anlarını kameraya almışlar. Kundaktan çıkar çıkmaz kollarını kaldırarak esniyor. Çok tatlı bir bebek. O kadar sevimli ki insanın bir sürü öpesi, koklayası, ısırası geliyor.
 

10 Nisan 2017 Pazartesi

Aşkınızı Sürekli Canlı Tutmanın Yolu

Eğer aşkınızın ilk günkü gibi olmadığını düşünüyorsanız tam yerine geldiniz demektir.

Aşkınızı sürekli alevli tutmak, sürekli canlı tutmak sizin elinizde...

Aşkınızı her fırsatta dile getirmeyin. neden mi sürekli yapılan şeyler monotonlaşır. Monotonlaşan şeyler de alışkanlık haline gelir. Bu da aşkınızı öldürür. Bu yüzden sürekli sevgi sözcükleri kullanmayın ama aşkınızı belli edin.

Her zaman çift olarak takılıyorsanız eşiniz ya da sevgilinizden başka sosyal arkadaşlar edinin. İlla karşı cins olmasına gerek yok. Kız kıza ya da erkek erkeğe ayrı sosyal aktivitelere katılın. Sürekli birlikte olmanız artık her şeyi alışkanlığa çevirir. Ayrıca sadece bir çift olarak değil birden fazla çift olarak çifter çifter sosyal aktivitelere de katılabilirsiniz. Bu da bir işi diğer arkadaşlara karşı ortak olmanızı sağlayacak aşkınızı güçlendirecektir.

Birbirinize saygı duyun. Saygı aslında aşkın temel yapısıdır diyebilirim. Evlendikten belirli bir süre sonra artık kabalaşmaya başlıyoruz. Nasıl olsa aldık ya, rahatız. Ama rahat olmamak gerekiyor. Kaba davranışlarda bulunmayın. Eşinize, sevgilinize saygı duyun.

Son olarak da aşkı nasıl hissediyorsanız ve nasıl hissetmek istiyorsanız o şekilde davranın...

Aşkla kalın...


8 Nisan 2017 Cumartesi

Sosyal Aktivtelere Katılın, Sosyal Olun

Bence bir ilişkinin olmazsa olmazlarından birisidir sosyalleşme. Her ilişkinin ihtiyacı olduğunu düşünüyorum. Telefonlardan, sosyal medyadan, fenomen olma çabalarından uzaklaşmak gerektiği düşüncesindeyim. Bu yüzden de sevgilinizle, eşinizle, karınız/kocanızla farklı şeyler yapın.

Neler yapılabilir diye sorarsanız, yapılabilecek çok fazla şey olduğunu söyleyebilirim. Yeter ki isteyin. Kesinlikle en az haftada bir kere dışarı çıkmalısınız. Sosyal olmak demek illa aktif olarak bir şeyler yapmak demek değil. Çıkın, gezin, dolaşın, açık havanın güzelliğinin farkına varın. Açık havada sıcaksa soğuk bir şeyler, soğuksa sıcak bir şeyler için. Güzel bir lokantaya gidip yemek söyleyin. Bunları yapmak bile sizin için farklılık olacaktır ve tabi ki sizi zinde tutacaktır.

Bunların dışında sinemaya, tiyatroya aktif olarak gidebilirsiniz. Her ilde, ilçede artık sinemalar var. Her ilde devlet tiyatroları da var. Üstelik ucuz. Bunlar basit aktiviteler.

5 Nisan 2017 Çarşamba

Erkeklerin Kadınlarda İlk Baktıkları ya da Fark Ettikleri Yerler

Erkekler bildiğiniz gibi duygusal değiller. Bildiğiniz öküz durumu ya da odunluk diyebiliriz. Bu gerçeği hepimiz biliyoruz.

Maalesef ki bu duygusuzluğun ilk olarak ortaya çıktığı yer ya da ilk anlaşılan yer gözlerdir. Erkekler kadınların ilk nerelerine bakıyorlar? ya da Erkekler kadınlara ne gözle bakıyorlar?

Eğer ki bir erkekte daha duygu durumu ortaya çıkmamışsa ilk olarak bakılan yer ön taraftan göğüsler, arka taraftan da kalçalar. Bu bir gerçek. Çoğu erkeğin bariz bakış açısı seks üzerine kuruludur. Bu yüzden ilk olarak tercih edilen yerler ki bir de dekolte varsa ya da dar giyinilmişse kesinlikle göğüsler ve kalçalar. Bunun kolay kolay da değişeceği yok.

Kadınlarında bunun farkında olduğunu düşünüyorum. Bu yüzden seksi kıyafetler ve giysiler de tercih ediyorlar. Alan memnun veren memnunsa sorun yok tabi.

Ama zaman geçtikçe duygu durumu ortaya çıktığı zaman, erkekler gözlere, dudaklara, gülümsemelere, saçlara, mimiklere ses tonlarına oldukça dikkat ederler. Tabi burada yazılanlar genel geçer söylemler. Kişiden kişiye göre değiştiğine de adım kadar eminim. Tam tersi durumların da olduğunu düşünüyorum.

Gerçeklerden kaçamazsınız...

4 Nisan 2017 Salı

Sevdiğinizi Öperek Uyandırın

Öpmek belki de dünyanın en masum, en güzel, en naif duygusu. Ne çok aşırı ne çok az. Çok hoş bir olay olduğuna eminim. Öptüğünüz insana sevginizi belli edersiniz. İster yanaktan öpün ister dudaktan. Şu da bir gerçek ki, öptüğünüz zaman hormon salgılıyorsunuz ve bu hormon da aslında sizi mutlu eden bir şey.

Hatta bazen küçük çocuklar düştüğünde "öpeyim de geçsin" deriz. Bunun bilimsel olarak da açıklamasını yaptılar. İyileşmeye katkıda bulunuyormuş öpücük.

Aslında sevdiğimizin de bir göstergesidir öpmek. Bu yüzden flörtünüzü, sevgilinizi, eşinizi öpün. Çok fazla da abartmayın ama farklı olduğunu da hissettirin.

Mesela sabahları eşinizi öperek uyandırın. Öpüşünüzü yanağında dudaklarında hissetsin. Gülümseyerek öpün. Her öpüşünüzde yeniden sevin birbirinizi. Zaten eşiniz de durumu fark edecektir. Hem öpseniz ne kaybedersiniz ki. Güne güzel başlamak sizi de ayrıca zinde tutacaktır.

Sadece uyandırmak için ya da sabahları öpmeyin. Evden çıkarken öpün. Eve gelince öpün. Buluştuğunuzda yanağına buse kondurun. Güzel haber aldığınızda öpün. Sevinince öpün. Yani her anınızı öperek paylaşabilirsiniz.

Öptükçe mutluluğunuz da artacaktır. Ama öpülerek uyanmak gibisi yoktur. Bu yüzden sevdiğinizi öperek uyandırın...

Televizyonu, Telefonu, Bilgisayarı Kapatın ve Sohbet Edin

Gün geçtikçe teknoloji ilerliyor ve sürekli olarak daha yeni telefon, tablet veya bilgisayar alıyoruz. Almakla kalmıyoruz teknolojinin de esiri oluyoruz. Bu konuda aslında suç hep kendimizde. İnsanoğlu o kadar doyumsuz ki. Yetmiyor maalesef bize bu teknoloji sürekli yenisini ve daha iyisini istiyoruz.

İşte burada yanlış yapıyoruz. Birbirimizden o kadar uzaklaşıyoruz. Sohbet edemiyoruz ve ilişkilerimiz zayıflıyor. Bu da tüm hayatımızı direkt etkiliyor. Bunun için yapılacak tek çözüm var. Akşam eve gidince birlikte vakit geçirmeye çalışmak. Bunu da ancak televizyonu, tableti, bilgisayarı ve telefonu kapatarak sağlayabilirsiniz. Aman canım kapatmaya gerek yok demeyin. Tüm iletişiminizi bir telefon engelliyor.

Bu söylenilenleri yaparsanız emin olun bariz farkları sizde göreceksiniz. Hatta belki yıllardır tanıdığınızı düşündüğünüz eşinizi ya da sevgilinizin bazı huylarını, hareketlerini garipseyeceksiniz. Çünkü o hareket ya da huylarını daha önce görmemiştiniz. Neden? Çünkü elinizde telefon vardı. Sosyal medya fenomeni olmak için uğraşıyordunuz ya da haber okuyup bir şeyler öğrenmek istiyordunuz.

Mutluluğunuz için teknolojinin fişini çekin.

Bu söylediğimi ne kadar hayatınıza uygularsanız o kadar kara geçeceğinizi düşünüyorum.

Sevgiyle kalın. Sevgi için teknolojisiz kalın...

3 Nisan 2017 Pazartesi

Düzenli Olarak Seks Yapın

Bence mutlu olmanın formüllerinden birisi de seks. Seks özellikle erkekler için büyük bir ihtiyaç. Bunu yok saymaya gerek yok. Bu bilindiğine göre yapılacak tek şey kalıyor. Bu ihtiyacı gidermek. Bunun için de mümkün olduğu kadar bu ihtiyaca cevap vermek gerekiyor.

Çözümü ise oldukça basit. Mümkün olduğu kadar eşinizle ya da partnerinizle seks yapın. Süreyi de oldukça uzatmaya çalışın. Eşiniz veya sevgilinizle tenleriniz ne kadar çok temas ederse o kadar olumlu sonuçlarını göreceğinizi düşünüyorum. Bu süreçte hormonlarınız da sürekli olarak salgılanacağı için birbirinize olan sevginiz de artacaktır.

Düzenli olarak kastettiğim şey aslında haftada 1 gibi bir şey değil. Belki her gün bile yapabilirsiniz. Ama 4-5 gün gibi bir ara da vermeyin. Mümkün olduğu kadar çok. Canınız her istedikçe.

Bu konuda kadınları anlıyorum. Biz erkekler kadar çok seks istemiyorsunuz ve bu sizin ihtiyacınız da değil. Ama erkeklerde durum biraz daha farklı. O yüzden belki biraz sapıkça olacak ama erkeklerin canı sizi çektiğinde onlara yol verin. Yolu açın ki o da sizden asla vazgeçemesin.

En azından ben böyle düşünüyorum.
Kadınlar için fazla başınızı ağrımasın. Erkekler için biraz kendinize hakim olun demekten başka yapacak bir şey kalmıyor.